18 Mart 2009 Çarşamba

Makarna Oyunu

Çiğdem-Selin (13 ay+3 hafta)
Aslında bu yazıyı kendi blogum için hazırlamıştım uzun zaman önce. Fakat bir türlü elim değip bloga aktaramamıştım. Meleğimin, başımıza gelen o tatsız ev kazasının hemen öncesinde oynadığı ve benim de fotoğraflarken zevkten dört köşe olduğum bir oyun bu. Selin’in ayağının alçıda olduğu dönemde başka şeyler yazmak, bu durumla ilgili deneyimlerimi paylaşmak istedim daha çok. Fakat baktım, bu aralar yazmazsam anlamı kalmayacak, bir daha hiç yazamayacağım. Eh, hazır yeni de bir oyun blogu açmışız:)
Bu oyunu hazırlarken J. Silberg’in Bebek Oyunları kitabındaki ve kızını büyütürken Montessori yöntemini uygulayan bir annenin Chasing Cheerios başlıklı blogundaki, süngerle bir kaptan diğer kaba su aktarma oyunundan ilham aldım. Hemen belirteyim, süngerle su aktarma oyunu 2,5-3 yaş ve üzeri için uygun.
Oyunun malzemeleri; birbirinin aynı büyüklükte 2 plastik tas, 1 tatlı kaşığı ve 1 çay bardağı kadar fiyonk makarna. Bir an yemek bloguma tarif yazıyormuşum gibi geldi:) Neyse, oyunun esası taslardan birine konan makarnaların diğer tasa kaşıkla aktarılması. Fotoğraflardan da anlaşılacağı üzere Selin kaşık kullanmayı çok seviyor. Önce plastik kaşık verdim eline ama çok hafif geldi ve makarnaları düşürdü. Bunun üzerine metal tatlı kaşığı verdim. Döke saça diğer tasa aktardı makarnaları. Sonra da dökülenleri tasa koymaya çalıştı. Önce kaşıkla denedi olmayınca -henüz avuçlamayı bilmediğinden- parmaklarıyla toplayıp tasa koydu. En komiği makarnaları doldurduğu tasa değil boşalttığı tasa koyup sonra yine kaşıkla diğer tasa koymak istemesiydi. Tabii oyuna başladıktan bir süre sonra makarnaların tadını merak ettiğini ve sert bularak beğenmediğini de ekleyeyim. Yarım saatten fazla oynadı bu oyunu. Takip eden iki gün makarnaları ortaya çıkarmadım. Üçüncü gün kaşığı ve makarnaları gösterdiğimde yüzünde güller açtı. Yine yarım saate yakın, arada bir kafasını kaldırıp bana gülümseyerek, kendi kendine oynadı. Ayağı kırıldığında da hem oturarak oynayabildiği hem onu uzun süre meşgul edebildiği hem de eğlendiği için çoook işe yaramıştı bu oyun. Hımm, son bir aydır hiç oynamadığımızı fark ettim şimdi. Yarın bir hatırlatayım bakayım.

17 Mart 2009 Salı

İşte İlk Oyun: Beyaz Peçete

Çiğdem - Selin (13,5 ay)
İlk oyun Selin’den. Geçtiğimiz haftalarda babaanne ve dedesini ziyaret etmek üzere Brüksel’deydik. Birlikte gittiğimiz bir İtalyan restoranında bir süre sonra sıkılınca kendi kendine oyun oynamaya başladı. O sırada arkasında duran garsonlardan biri büyük beyaz bir peçeteyi yüzünü kapatacak şekilde başına koyunca heyecanla ellerini salladı. Çok eğlendiğini anlayıp ‘Aaa, Selin nerede? Elleri burada, Selin nerede?’ diye sorduk. Bizim sesimizi duyunca peçeteyi kafasından alıp kahkahalar atmaya başladı. Bu işlemi her defasında başka bir uzvuna dokunup, mesela “Bacakları burada, Selin nerede?” diyerek defalarca oynadık. Peçeteyi kaldırdığında bize nerede diye sorduğumuz uzvunu göstermesi için onu teşvik ettik. Sonra sırayla her birimiz peçeteyi kafamıza koyduk, ağız, burun, kulak, yanak nerede diye sorduk ve peçeteyi kaldırıp bizi bulanın Selin olmasına dikkat ettik. Çook eğlendi, biz de eğlendik. Oyunun kaynağına gelince, aslında bebek/çocuk oyunlarıyla ilgili hemen hemen her kitapta sadece bebeğin bir mendil veya bez ile yüzünü kapatarak ce-e şeklinde oynanan versiyonunu görmüştüm. Yüzünü örtüp uzuvlarına dokunarak oynamak, o sıralar ‘BEO Vücudumuz’ aktivitesiyle ilgili eğlenceli ne yapsak diye düşündüğümden olsa gerek o anda aklıma geliverdi.
Bugünlerde BEO etkinliğinin başlığı olan ‘Vücudumuz’ konusunda da bu oyunla epey bir ilerleme sağladık. Ayrıca bez değiştirme sırasında da bu oyunu oynuyoruz. Çünkü kesinlikle yatmak istemiyor ve hemen oturma pozisyonuna geçiyor. Bu oyuna başlayınca yatar durumda olmaktan hiç şikayetçi olmuyor. Ben de hemen işimi hallediyorum, tavsiye ederim.

16 Mart 2009 Pazartesi

Haydi Oynayalım Bloguna Hoşgeldiniz!

Merhaba,
Bu blogun amacı, oyunlarımızı paylaşmanın yanı sıra bu oyunları oynarken mutlu olan bebeklerimizin/çocuklarımızın deneyimlerini de paylaşmak, kendimizi ve birbirimizi oyun oynamaya ve/veya yeni oyunlar yaratmaya teşvik etmektir. Bu blog ta nereden çıktı şimdi derseniz, hikayesine buradan ulaşabilirsiniz.
Çok yazarlı her blogta olduğu gibi bu blogunda kendine has yazı gönderme kuralları var tabii! Oyunların içeriğinin çocukların saflığına ve dürüstlüğüne uygun olacağına inandığımdan, şahsen çok önem verdiğim ve bütün annelerin önem verdiğine inandığım (kötü muameleye, şiddete, ayrımcılığa, ırkçılığa karşı olma, hiç bir inancı rencide etmeme, dini inançlara dayanmama ve/veya vurgulamama, gezegenimizi paylaştığımız diğer tüm canlılara saygılı davranma gibi) hususları ilk ve son kez burada yazıyor ve konuyu kapatıyorum.
Şimdi gelelim blogumuza yazı gönderme kurallarına;
1. Bloga gönderilen oyun bir yerde görülmüş yani oynanmış (sahne, oyun evi, oyun grubu, blog vb.) veya bir kitap, dergi, broşürden okunmuşsa oyunun kaynağını mümkün olan en detaylı şekilde belirtiniz.
2. Eğer oyun bir blogta görülmüş ise, kaynak belirtip oyunu yeniden yazmak yerine link vermek suretiyle blogta yer veriniz fakat önce oyunun görüldüğü blog sahibinden e-posta ile link verilip verilemeyeceğine dair onay alınız ve oyun blogta yayınlandıktan sonra yine bir e-posta ile blog sahibini haberdar ediniz. Bu tür e-posta yazışmalarını arşivlenmesi amacıyla limonluturta@gmail.com adresine göndermeyi unutmayınız.
3. Bloga gönderilen oyun başka bir kaynaktan (blog, kitap, dergi, oyunevi vb.) esinlenerek değiştirilmiş ve başka bir oyun haline gelmiş olsa bile esinlenilen kaynağı mutlaka belirtiniz.
4. Oyun oynarken kullanılması gereken özel malzemeler var ise ne olduklarını ve nereden temin edilebileceklerini ya da nasıl yapılacaklarını gönderilen yazıda açıkça belirtiniz.
5. En son fakat en önemlisi, gönderdiğiniz oyunlara fotoğraf eklemeyi ve bebeğinizin/çocuğunuzun oyuna verdiği olumlu, olumsuz tepkileri yazmayı unutmayınız.

Blogta kullanılacak etiketleme sistemi de şöyle:
0-3 ay arası oyunlar
3-6 ay arası oyunlar
6-9 ay arası oyunlar
9-12 ay arası oyunlar
12-18 ay arası oyunlar
18-24 ay arası oyunlar
24-36 ay arası oyunlar
3-5 yaş arası oyunlar
Anaokulu öğrencilerine yönelik oyunlar
İlkokul öğrencilerine yönelik oyunlar

Elbette, bu ayrımları değiştirebilir veya eklemeler yapabiliriz.

Daha ne bekliyoruz, haydi oynayalım!